5 Ocak 2010 Salı

Yoralei

Uzun zamandır ilk defa tam teşekküllü bir fotoğrafçı görüntüsünde seyahat ettim dün: sol omzumdaki fotoğraf çantamda makinam, kendi üç lensim ve Ece'den çorduğum ekstra bir lens, sağ omzumda tripod. Cağnım kalabalık otobüsüm 559c (ki hakkaten en sevdiğim otobüslerdendir, ama İzmir'deki 121'in yerini tutamaz) içinde minimum "sırtçantasıterörü" ile hareket etmeye çalıştım, yolcular indikçe ilerliyorum ama "aman çanta birini dürtmesin, aman tripod birine girmesin" diye canım çıktı. Yalan söylüyorum, o kadar da çıkmadı. Zaten metrobüslerin orada herkes indi, ben de gittim oturdum.

Peki nedendi?


Evet, tahmin etmeyeceğiniz üzere Yora'nın Reset dergisiyle röportajı vardı, ve ben artık menejerleri olmasam da hala onları seviyor ve fotoğraflarını çekmekten keyif alıyordum. Üstelik hem dergi için fotoğrafa ihtiyaç vardı, hem de Yora'nın hiç Ozan'lı fotoğrafı yoktu. Böylece, uzun süren bir röportaj+fotoğraf yeri arayışından sonra Beyoğlu'nde Gölge adlı dünya tatlısı bir yere oturduk.

(Şekil 1.a: oturmak)

Röportajı, çok sevdiğimiz bir sima olan Seda yaptı, hatta sonradan ortama Yiğit Bülbül Efendi de katıldı-ki kendisinin doğumgünüymüş aynı zamanda, tekrar kutlarız buradan. Emir'in röportaja katılmasıyla aniden kayda "sosyoekonomik statü" gibi kelimeler girdi, seviye öyle bir yükseldi ki ne yapacağımızı şaşırdık. Sonra kendimize geldik, fotoğraf çekimine geçtik zaten.


Yani, tabii, über fotoğraflar çıkmadı ortaya, hem ışık hem de ekipman yetersizliği nedeniyle, ama sanırım içlerinden işe yarayacak bir şeyler çıkar. Ne olursa olsun, içimdeki Yora ünlü olunca bu fotoğrafları dergilere fahiş fiyatlara satma isteği bambaşka, ama sanırım dergiler direkt gelip blogdan indirmeyi tercih edeceklerdir. Gerçi o zaman da dava açarım. HER İHTİMALDE ZENGİN OLURUM Kİ, EVET.


Geceye dair şunu söylemek istiyorum ki; muhabbet güzel bir şey. Bir de, Ece, lensin hayatımı kurtardı, haberin yok:)

2 yorum:

gürültü dedi ki...

çok sıcak olmuş fotoğraflar :)

operadaki fantom dedi ki...

ehihi, sağol:)