Hellö!
- Merhaba sevgili blog, naber?
- 6 günde toplam 20 saat uyumuşum, sorun değil. Benim salaklığım, kendi kaşınmam çoğu.
- Onaylanan yüksek lisans tezlerini gördükçe bölümümden tiksindim be blög. Öyle bir tezle yüksek lisanstan mezun olmamalı insan. Demiyorum ki geçersiz say, onun yerine uzat yüksek lisansı, 2 sene yerine 3 senede bitirsin, ama düzgün bir tezle bitirsin. Belli etmiyorum, ama nefretle doluyum.
- Gerçi iki gün önce son derece taze ve güçlü olan nefretim, sunum güzel geçince bi yumuşadı, bi yavşadı...
- Salı günü aynı anda hem güzel, keyifli, hem de über salak bir gündü. Pilav yedim taş çıktı, yoğurt yedim yaş çıktı. Hayır, henüz bir kız sevmişliğim yok, ama ablasını tanıdıklarım var.
- Kütüphane güzel bir yer.
- Bana bir karton bardaktaki çayın, yere dikey olarak, hiç dökülmeden çat diye düşmesi ve burada oluşan etkiye tepki olarak suyun benim yüzüme kadar ulaşması ihtimalini açıklayın. "Ne var ki bunda?" diyenler için açıklayayım, yüzüme çay sıçramadı. Yüzüm çayla yıkandı, ön taraflara tekabül eden saçlar yapış yapış oldu falan. Ve ben çayın bardakta kalanını içebildim, bardak devrilmedi. Bu ne yahu?
- Şimdi biraz canım sıkıldı, ve biraz zekam düşük şu ara, ama aslında güzel günler geçiriyorum ben. Hayat resmen bana güzel diyebilirim.
- Biz Barış Hoca gördük!
- Aaaa en önemlisi: Galip Tekin çıkmış, pazartesi okuldaymış, bizde resmen bir bayram havası...
- Kuzenim geldi ve göremedim, resmen içime dert oldu.
- Bugün Emir Beyler ile yemek müziği yabdık, hak ettiğimizden emin olmadığım iltifatlar aldık, Emir Bey'i bilmem, ben mutlu oldum. Sonra etrafı bir kolaçan etme amacıyla müzik kulübüne gittik-ki karaoke partisi vardı ve herkes bir ağızdan Sezen Aksu'nun bir şarkısını söylüyordu. Kimseyi tanımıyorduk, gençlik tepiniyordu, Kürşat'ı bulduk, bize Ferhant Göçer taklidi yaptı, kendimize geldik.
- Çok uykum var. Bunlar da dünden iki adet fotoğraf:
- Daha boş bloglar da yazabilirim. İnanıyorum kendime. İyi geceler.
4 yorum:
gören de dünyanın en kötü müziğini falan yaptık sanacak =) yok yok sağolsunlar teşekkür etme konusunda biraz abartılı davranıyorlar =)
bu fotoğrafı da çalarım.
Barış Hocayı ben de gördüm ve de "Ne biçim hoca kaçırdınız kızııım" dediğim insanlara mahçup olcam, mis gibi htr kaçırttım diye azar işitcem diye korktum. Fransaya gitcekti hani? Tezini falan mı yazıyormuş da kalmış?
Merak.
Birileri yaptığı yorumu silmiş, ahah..
emir bey: buyrun çalın. yani hak ettiğimizden kastım oydu zaten, kötü bir şey yapmadık, kötü çalmadık da, hani "o kadar iyi" miydik, tartışılır:)
eje: fransaya gidecek sanırım hala. artı sen azar ne işitcen adam ders açmadı ki bu sene. her ihtimalde kaçırmış oldular:)
Yorum Gönder