"Gel kızım gel, Cartel'e gel, bak Cartel'dekiler kan kardeşler..."
Geçtiğimiz cumartesi Emir Yargın arkasında Adidas All Originals Party'de sahneye çıktık. Tepindik de tepindik (daha doğrusu ben tepindim: mahsun ve durgun geri vokalden kendi kendine takılan, tepinen geri vokale evrimim örneklerle açıklanmalı). Ona dair videolar bir ara mutlaka düşer bir yerlere, ama fotoğrafla özetlemek gerekirse:
Birbirini ağırlamakta dünya devi olan biz körler ve sağırlar için iki önemli faktör var:
Emir Yargın'ın pançosu ve Emir Bey' in Lumia'sı.
Kıyısından döndüğüm bir dövme macerası ve kulise girip çıkarken önünü alamadığım 123 kilitlemelerim sonrası, nasıl gaza geldim bilinmez, kendimi konser fotoğrafı çekmeye adadım. Adadım derken, gerçekten, uzun zamandır kendimi fotoğraf çekme konusunda bu kadar adanmış görmedim. Her fotoğraf çekme konulu yazıda olduğu gibi, evet, yine "uzun zamandır fotoğraf çekmiyordum", çünkü "belim, üşengeçlik, zaman, fasa fiso" ve o yüzden de "Allahım, konser fotoğrafı çekmeyi nasıl özlemişim". Bunun devamında da, her seferinde olduğu gibi şu gelecek; "evet, tabii uzun zaman fotoğraf çekmedikten sonra insan biraz hamlıyor, pek olamıyor ama olsun, bakın, fena da olmadı gibi, he?".
O zaman önce, bir yandan yazarken dinlediğim 123'ün fotoğrafları gelsin:
Gelelim Replikas'a. Lisede adeta boybandpeşindeergenkız gibi sevdiğim, lisede konsere getirmeye çalıştığım, Sevinç Pastanesi'nde görüp imza alacağım diye kahvaltılarının içine ettiğim, cağnım grup. Müziğe bakış açımı o yıllarda çok güzel sarsan, döndüren, şekillendiren, kuzum grup. Ve bütün bunlara rağmen şu ana kadar hiçbir konserine gitmemiş olduğum feci grup.
Burak'la aynı yerde çalışıyoruz, ama ona bile söylememişim Replikas'ın hayatımdaki önemini. Söylediğimde beni bu konsere davet etti, ben de "aa ama bizim o gün konser var aaa (bkz. 4 paragraf, 5 fotoğraf öncesi)" deyip reddettim. Aynı sahneye çıkacağımızı algılayamayacak kadar da gerizekalıyım gördüğünüz üzere.
Bunlar da gurur tablolarım:
1 yorum:
benim gitar askısı da meşhur oldu
Yorum Gönder