Kaldığım oda mobilyasız olarak veriliyor, ama benim açımdan çok stratejik bir yerde; şehir merkeziyle okulun tam ortasında. Daha da güzeli, odam ağaca, çiçeğe, böceğe bakıyor, ve bu benim için ne ara en önemli detaylardan biri oldu hiçbir fikrim yok. Mobilya olarak, geçici kullanım için bir yatak verdiler, sanırım satın alabilir, ya da geri vermek üzere "kiralayabilirim" yatağı.
Tabii ki bir oda sadece yatakla oda olmazdı, ama vize depozitosunu geri vermelerini beklediğim için param sınırlıydı. Belli araştırmaların sonunda en ekonomik çözüm gibi gözüken bir BODÖ almak üzere Ikea yollarına düştüm. Söz konusu yollara düşmeden önce, ev arkadaşlarımın "Tek başına mı gidiyorsun? Araban yok mu? E nasıl getireceksin ki?" sorularını geçiştirdim. Hatta bunları sordukları için içimden onlarla dalga bile geçtim. Alt tarafı bir Bodö'nün yassı pakedini taşıyamayacaksam öğrenciliğim batsındı.
Merak edenler için: Bodö
Tabii ki Ikea çevresindeki yapı marketlerden, dükkanlardan da bir şeyler almıştım, ama torbalarımın ağırlığı beni umutsuzluğa düşürmüyordu. Tam bir Ikea ineği olarak alacağım şeylerin listesini yapmış, raf ve sıra numaralarını yazmıştım, ve Bodö, işte orada iki raf ötede beni bekliyordu....
Ya da ben öyle sanıyordum, zira Maastricht ve çevre üniversitelere akın etmiş olan binlerce mobilyasız öğrenci, Bodölerimi tüketmişti. Koskoca Ikea'da Bodö yoktu, bu nasıl bir umutsuzluktu. Artık Ikea'da gezmenin bir anlamı kalmamıştı, eve dönüp, zavallı gömleklerime neden elim boş geldiğimi, neden onları en az bir hafta daha bavulda tutmam gerekeceğini açıklamak zorunda kalacaktım...
Derken Bodö'den daha çok mantığıma uyan bir şey gözüme çarptı. Saniye beklemeden aldım, ama tabii ki eve götürmem (yassı pakede rağmen) biraz uzun sürdü. Ve evet, sol kolumu ve sağ omzumu Ikea'dan taşıdıklarım için birkaç saatliğine çeşitli ağrılara feda ettim, ama o kadar badass hissettim ki, o kadar olur. Şu an gömleklerim mutlu, tişörtlerim mutlu, odam bir çalışma masası, lamba ve sandalye istiyor, ama ona beklemesini söyledim.
Dipnot: Ikea'dan bir dahaki sefere sanırım eve taşıtacağım. Ama öğrenciliğimden zerre bir şey kaybetmeden, sanki yerimden kalkmaya üşeniyormuşumcasına (yalan da değil gerçi), gerçek bir asosyal gibi, internetten sipariş vererek...
2 yorum:
türkiye'ye dönerken bana jack getir.
uçaktan karşılarsan olur, yoksa oralara kadar getiremem...
Yorum Gönder